3 Nisan 2014 Perşembe

Mevsiminde

yine geldi zamanı,
taze sebzeler,
tüten anamın pilavı,
ahenkli bir araba düttürüsü,
neredesin?

Kaktüs.

söz

Söylenecek çok,
Söz yok.
Söz-lenmeli.
Sözle dolmalı.
Sözüm sana.
Söz.

yumuk

Yumuk,
Sıcak,
İnsan,
Var ol.

Kaktüs.
Yok yok söylenmeyi bırak ona,
Önce kendine,
Sonra kendine,
Hep sana.

Kaktüs.

İnsanlık

İnsan isen,
Belli et,
Sen insanlığını bilirsin de,
Ben nerden bileyim?

Kaktüs

Sorarlar

Söylemediklerinden de,
Duymadıklarından da,
Sorumlusun,
Sorarlar sana,
Sen orada yok muydun?

Kaktüs.

Düş

Olmaz deme
Düşler varken
Sen ne bilirsin hangisi düş?

Kaktüs.
bakma kibirle
gözlerin değil senin
baktığın da sen de
aynı kaptan gelmedi mi?

Kaktüs.
baykuş ol bildirme
serçe ol kırma
sen ol .

Kaktüs.
Gözden öte
Olmalı  uzak
Kalmalı sınırda
Bilmezken fazlasını

Kaktüs.
Elbet o da pırr,
Her şey de arama,
Her şey o olsa da.

Kaktüs.

sessiz

Anlamdan ötesi,
Bilmiyorsan sormayı,
Ol sessiz.

Kaktüs

Bakmak

Su dalgalı,
Bakarsan, sen de yürüyeceksin,
Ahenkle ve isteyerek.

Kaktüs

27 Ocak 2014 Pazartesi

Kaç kere gidebilirsin

- kaç kere daha gidebilirsin
- geldiğimden fazla
-geri dönmeyecek misin?
-bekleyecek gibisin
-hayır, sadece odanı sarıya boyatmak istiyorum
-gitmeden de yapabilirdin bunu.
-biliyorum ama sarıdan nefret ederim ,odadan da nefret etmek istiyorum.
-benden ediyor musun?
-hayır.
-odamdan neden nefret edeceksin?
-onlar benden daha fazla tanıyorlar seni.
-nasıl yani?
-o duvarlara sinmişsin sen, silinmelisin.
-henüz burdayım
-biliyorum ancak ayağa kalktın, nasılsa gideceksin
-belki de geri dönüp oturacağım
-seni tanıyorum.
-duvarlardan da mı fazla
-git artık
-gidiyorum
-nereye gideceksin peki?
-sarı boya almaya
-...

göreceli

konuşmak bir zorunluluk halini aldığında, konuşmamak hali ortadan ayrılacakmış hissi verdiğinde her şeye rağmen susabilmenin kıymeti göreceli. Bu durumun verdiği tat garip . Susmayı hiç beceremedim, ağzım sussa bir yerlerim hep konuşur oldu. Kahrolası bir geveze düşün . Söylemediklerimle dünya yarılacak sanarak geçirdiğim hayatın sesli tarafları rezillikler silsilesi . Ve bu yazının gereksizliği, konuşmak istememesi, yazarına saçtığı tükürükler hep göreceli...

26 Ocak 2014 Pazar

Belki de bir şeyi söylediğin andan itibaren artık o değilsindir, ondan çıktığını söylediğinde de o  değilsindir, sen hep başka bir şeye evrilmektesindir  ve bu bazen en başa dönmekle de sonuçlanabilir. Bu durumda suçlanacak tek özne düşünmenin ve yenilenmenin kendisidir demek yanlış olur ancak bu işin doğrusu da bulunmamaktadır. Peki neredesin? Bu soruya verdiğin yanıt asla gerçeğiyle eşit olmayacaktır ama  önerme olarak doğru kabul edilebilir. Somutlaşmak gerekirse, ballı sütü  pek seversin, bunu söylersin de sonra ballı sütten zehirlenirsin çünkü süt bayattır ama gene de tazesinden de nefret edersin, zaman geçer ballı sütü seviyordum dersin, kötü anını siler ve yeniden ballı süt içmeye başlarsın ama  zehirlenmeden evvel içtiğin ballı süt ve bu süt arasında aynı gözükmekle beraber çok fazla  yaşanmışlık farkı vardır dolayısıyla zehirlenmekten sonraki süt öncekine evladır. Zehirlenmene rağmenliğini de taşıyarak daha da bir kıymetli olur, yani ballı süt ya sevilir ya sevilmez yine de sevmek iyidir.

8 Ocak 2014 Çarşamba

Seni utandırmak neyime,utanmak istedim.
Utanmayı unutmuşum. sendekini bulamadığım gibi unutmuşum...